Siber Kuşatma
‘Tam çağı işe başlamanın doğan günle
Bul içine tükürdüğün kitapları yeniden
Her satırında buram buram alın teri
Her sayfası günlük güneşlik ‘
RİFAT ILGAZ
SİBER KUŞATMA
Bilim ve iletişim teknolojilerindeki ilerlemeler sonucu 20. Yüzyılın son döneminde yaygınlaşan internet , bireyler arası iletişim kolaylığı sağlamış, eğitim,öğretim , iş ve haber edinme alanlarında önemli değişimlere olanak sağlamıştı.
‘Çağımız bilişim çağı’ … Böyle başlardı televizyon ve gazete haberlerinin başlıkları. Toplumsalcı dizgenin çöktüğü zamanlarda en yaygın söylemdi bu söylem.Değil mi ki ‘duvarlar yıkılmıştı ‘ , ‘herkes özgürdü’ (!). Televizyon kanallarında ‘ emeğe ve eşitliğe’ ilişkin hangi değer varsa hemen hemen hepsine ‘ siyaset meydanı’ kuruluyordu. Okuma oranının(nitelikli kitap okuma oranının da) oldukça düşük olduğu ülkemizde internet, bilgi edinmenin dışında kötü kullanımlara açık bir alan olma özelliğine de sahiptir.
Okumayan, sorgulamayan insanlar, bu sanal belirsizliğin büyüsüne kapıldı. ‘Google ‘ bilgesi (!) vardı, yazıyordun bilmediğin sözcüğü ‘ doğru ‘ ya da ‘yanlış’ bir çok bilgiyi edinebiliyordun. Sonrası? Sonrası mı? Siber bilinmezlik. ‘Bilinmezlik’ sözcüğü ‘egzotik’ bir hava içerir. Bizi açık denizlerin ardındaki muhteşem keşiflere götüreceği gibi ölümcül bir tusunaminin ortasında çaresiz de bırakabilir. Bir yazar, bir şair, bir sanatçı için anamalcı dizgenin dayatması sonucu çok görünmek, çok izlenmek ,çok satılmak hırsı sanatı ve sanatçıyı popüler ama niteliksiz yapıt yaratımına sürükler. Ne kadar ‘like’ alırsa o kadar ‘ iyi şair/ yazar olurum algısı’ sanal dünyanın bize yaptığı en büyük kötülüktür. Sanal ortamda paylaşıma sunulan sahte Can Yücel ve Nazım Hikmet şiirlerinin kimi Edebiyat bölümü öğrencilerinin ve öğretim üyelerinin sayfalarında görünür olması bile ‘sanal ortamın bilgisinin ‘ ne kadar güvenilir olduğunu gerçeğini anlatması yanında bu coğrafyadaki kültür iklimin kuraklığını da tüm çıplaklığı ile ortaya koymaktadır.
Özcesi ‘sanal gerçeklik’ insanları kolay bilgi erişimine olanak sağladığı halde bilgi kirliliğine, cahilliğe , kolaycılığa yol açtığı için güvenilirliğine kuşku ile bakmak gerekir. En yakın, kitapçıdan/halk kütüphanesinden ya da yaklaşan kitap fuarından kapağı açılmayı bekleyen kitapları , dergileri edinip en ‘kesin bilgiyi’ ordan almakla başlayalım. Fazla gecikmeden.